Siirt’te okulların tatil olmasıyla beraber yaz aylarını tatil veya takviye eğitimlerle geçirmesi gereken çocuklar ailelerinin ekonomisine katkı sağlamak için çalışmak zorunda kalıyor.
Ailelerin ekonomik sıkıntılarından dolayı çocukların çalışmak zorunda kaldığını belirten Eğitim-Sen Siirt Şube Başkanı Selahattin Talu, “Çocuk işçi sorunu bütün bölgenin sorunu. Bu sorunun temel nedeni ekonomik yetersizliklerdir. Çevre okullardaki ailelerin ekonomik durumu açlık sınırının altında, asgari ücretin altında olduğunu biliyoruz. Ailelerin çalışma imkanları olmadığı için bu yük çocukluğunu yaşaması gereken çocukların sırtına vuruluyor. Çocuklar çalışmak zorunda kalıyor. Çocuklarımız çocukluğunu yaşamıyor.” dedi.
“7’den 70’e Herkes Çalışmak Zorunda Kalıyor”
Çocukların çocukluklarını yaşayamadığını söyleyen Talu, “Son zamanlarda ekonomik olarak yaşadığımız zorluklar ailelerin geçim sıkıntısını katbekat arttırdı. 7’den 70’e herkes ailenin ekonomisine katkıda bulunmak için çalışmak zorunda kalıyor. Dolu dolu 3 ay dinlenmeleri gerekirken, çocukluklarını yaşamaları gerekirken, kurslara gitmesi gerekirken, farklı alanlarda kendilerini geliştirmeleri gerekirken maalesef bunu yapamıyorlar.” diye konuştu.
Yaylaya giden çocukların eğitim ve öğretimden geri kaldığını ifade eden Talu, şunları söyledi: “Özellikle yaylaya giden çocuklarımız aileleriyle gitmek zorunda kalıyorlar. Eylül ayının ortalarına doğru okul açılırken bu çocuklar ekim ayının sonunda okulla tanışıyorlar. Daha mayıs ayı gelmeden Siirt’ten, okullarından ayrılıp tekrar aileleriyle birlikte yaylaya çıkmak zorunda kalıyorlar. Bu çocuklarımız 3 eğitim ve öğretimden uzak kalıyorlar. Böylelikle eğitim emekçisi arkadaşlarımızın bu çocuklar üzerindeki emekleri heba oluyor.”
“Devletin Çocukların Ayağına Eğitimi Götürmesi Gerekiyor” Herkesin eşit şartlarda eğitim görmesi gerektiğini vurgulayan Talu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Eğitim öğretim bir haksa ki anayasal bir haktır. Kesinlikle eğitim – öğretimin parasız ve herkesin ulaşabileceği bir eğitim sisteminin olması gerek. Gerekirse yaylaya öğretmen göndererek bu çocukları eğitim – öğretimin içinde tutmamız gerekiyor. Kapalı olan okulların açılması gerekiyor. Öğretmen arkadaşlarımızın ekonomik durumu düzeltilerek açıklık sınırının, yoksulluk sınırının üzerine çıkarılması gerek. Devletin çocukların ayağına eğitimi götürmesi gerekiyor.”