Kıymetli okurlar,4 haftalık bir aradan sonra nihayet tekrar buluşabildik. Bu hafta bu köşede neler göreceğimizi tekrar anlatıp, bu arada ülkemizin bir anatomisini çıkaracağız.
Şöyle ki, bu köşede şunları aktaracağız, güzel ülkemizde yine hayretler içerisinde kalacağımız hadiseler yaşanmaya devam ediyor. Hepimizin heyecanla takip ettiği futbolda inanılmaz olaylar yaşanıyor. Süper ligimizin de yaşanan bir müsabaka sonrasında bir kulüp başkanı maçın hakemini yumrukluyor ve avaneleri de yere düşen hakemimizi teklemiyor. Yine muhteşem futbolumuzdan devam edelim, bir banka müdiresi çıkıyor, yıllarca en saygın kabul gördüğümüz futbolcularımızı ve “imparator” lakaplı bir teknik adamını, emeksiz, gayretsiz bir para kazanmanın peşine düşmeleri sonucunda tabiri caizse adeta yoluyor. İyi oldu, kötü oldu diyenler olsa da biz işin garabetine dikkat çekip geçelim istiyorum. Hep sahada alın teriyle gördüğümüz futbolcularımız çok yorulmuş olmalılar ki, hiç emek harcamadan paralarını katlama derdine düşmüşler, hem de dolandırılacakları çok açıkken. Bunu da çok dert etmeyelim derken, önümüze İsrail’in devam eden zulmüne karşı ülkemizde, bir kafede oturan masum insanların kahvesini döken ‘mücahitler’ geliyor.
Bir kafede oturan insanların parası ödediği kahveyi döken mücahitler, İsrail’e malzeme taşıyan şirketin ortağı, İsrail’e kablo desteği sağlayan şirketi, her gün uçakla sevkiyat yapan uçak şirketini, limanından her gün düzenli olarak gemi yollan şirketi, İsrail’in savaş uçaklarına yakıt gönderen tankerlerin bakımını yapan şirketi, İsrail’e düzenli olarak çelik, hammadde ve çimento gönderen şirketlerin sahiplerini ya merak etmiyor ya da ilgilenmiyor. Yahut bütün bunların saklamasını için İsrail’le doğrudan bir ilişki olmayan ve ABD menşeyli olan bir kafenin camını çerçevesini indiriyorlar.
Milli iradenin yegane garantörü olan meclisimizde bir millet vekilimiz rahatsızlanıp kürsüden düşüyor(Maalesef hayatını kaybetti. Vekilimize Allah’tan rahmet diliyorum)sırf muhalif olduğu için iktidar cenahından, ‘Allah’ın gazabına uğradı işte ‘şeklinde bir garabete maruz kalıyor.
İşte böyle değerli okurlar, biz bundan sonra da yine bu acı hadiselere değinip, fikrimizi dile getirmeye çalışacağız. Umutla kalın.
