Şanlıurfa’da atadan kalma mırra geleneği günümüzde hala yerini korumaya devam ediyor.
Mırra, geleneksel olarak mangal ateşinde uzun süre pişirilen genellikle taziye ve düğünlerde, misafirlere ikram edilir.
Türk kahvesi çekirdeğinden yapılan mırra kulpsuz, küçük fincandan ikram edilir. İlginç yanı ise mırrayı içen kişi fincanı masaya bırakırsa geleneklere göre fincanı altınla doldurmak, kahveyi servis edenle evlenmek, kahveyi servis edeni evlendirmek, kahveyi servis eden kişinin çeyizi düzülür.
Oldukça acı bir kahve olan mırra özellikle sabah aç karına ve ağır yemeklerin üzerine içilir. Şekere, taşa, böbreğe faydası olduğu gibi kalp rahatsızlığı olanlara fazla tüketilmemesi tavsiye edilir.
Geleneksel Mırra kahvesi
“Mırra İçmenin Üç Kuralı Vardır”
Mırranın Arap kökeninden geldiğini söyleyen Abdurrahman Yıldız, “Mırra Şanlıurfa‘ya ait özgü bir kahve çeşidi değildir. Osmanlı döneminde padişahlara ikram edilirdi. Mırrayı içen kişi bardağı masaya bırakırsa karşıdaki kişiye hakaret etmiş gibi olursun ve bunun 3 tane kuralları vardır 3 tane sen bir tanesini mutlaka uygulamanız lazım eğer mırra içen kişi bardağı masaya bırakırsa ve o bardağı alan kişi bekâr ise evlilik masraflarını karşılamak zorunda, eğer bardağı alan kişi evli ise bardağı kadar altın doldurması lazım, eğer kahve içen kişinin maddi durumu yoksa gönlünden ne koparsa onu verir.” dedi.
Urfanatik/Emine Polat