Diyarbakır’ın Dengbêj Evi’nden yükselen ses ziyaretçileri tarihi bir yolculuğa çıkarıyor. 5 bin yıllık geleneksel müziğin yaşatıldığı mekâna yerli ve yabancı turistler yoğun ilgi gösteriyor.
Diyarbakır’da, kültürel mirasının merkezlerinden biri olan Dengbêj Evi, 5 bin yıllık geleneksel müziği yaşatıyor. Diyarbakır’ın geleneksel evlerinin bir örneği olan Dengbêj Evi’nden yükselen ses, ziyaretçilerini tarihi bir yolculuğa çıkarıyor.
Kürt sözlü Edebiyatı’nda’ kilam’ ve ‘stran’ sanatı olarak ifadelendirilen Dengbêjliğin popülaritesi son yıllarda daha yükseldi.
Dengbêj Evi de bu sanatın icra edildiği en önemli mekanların başında geliyor. Bir proje çerçevesinde kurulan Dengbêj Evi’nin sorumlularından Ahmet Yılmaz çalışmalarını Güneydoğu Ekspres’e anlattı.
YERLİ VE YABANCI TURİSTLERİN UĞRAK YERİ
2007 yılında Avrupa Birliği, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ve Dicle Fırat Kültür Merkezi ortaklığıyla kurulan Dengbêj Evi’nin ilk yıllarda 10 kişilik bir Dengbêj kadrosu olduğunu hatırlatan Yılmaz “Diyarbakır’a gezme amacıyla gelen yerli ve yabancı tüm turistlerin mutlak uğrak yeri haline gelen mekanda bu güne kadar on binlerce misafiri ağırladık. Yıllar içinde Dengbêj sayımız 35’e kadar yükseldi ve gelen misafirlerimize daha iyi hizmet vermek adına sürekli bir yenilik ve çalışma içinde olduk” dedi.
HAFTANIN 6 GÜNÜ AÇIK
Dengbêj Evi’nin haftanın 6 günü açık olduğunu kaydeden Yılmaz şöyle devam etti: “Dengbêj Evi Pazartesi günleri hariç haftanın diğer günlerinde, saat 10.00 ile 16.30 arasında misafirlerimize hizmet vermektedir. Açık olduğumuz her gün misafirlerimiz var ama hafta sonları daha fazla yoğunluk oluyor. Vefat ve ekonomik nedenlerden dolayı Diyarbakır’dan göç etmek zorunda olan Dengbêjlerimizden dolayı sayımız şu an için 12’dir.”
‘DENGBÊJLİK SONRADAN ÖĞRENİLEN BİR ŞEY DEĞİLDİR’
Dengbêj Evi’nde kurs-ders gibi çalışmalarının olmadığını söyleyen Yılmaz “Dengbêjlik sonradan öğrenilen bir şey değildir, insanın ruhunda olması gerekiyor. Aksi halde bir yanı eksik kalır. Ama usta-çırak ortak çalışması gibi bir projemiz var, bir süredir üzerinde çalışıyoruz” diye konuştu.
‘KÜLTÜRÜMÜZÜ İNSANLARA AKTARMAKTAN MUTLULUK DUYUYORUM’
Dengbêjlerden Neytullah Sayılı, çalışmalarını daha geniş kitlelere ulaştırma gayretinde olduklarını belirterek “Bana burada, ‘Neytullahê Mecnesarî’ derler. Mecnesar doğduğum köyün ismi olduğu için yıllardır bu lakabı kullanıyorum. 2007 yılından bu yanadır, burada emek vermeye çalışıyorum. Emekliyim ve başka da işim olmadığı için buraya geliyor ve sanatımı icra etmeye çalışıyorum. Kültürümüzü buraya gelen insanlara aktarmaktan mutluluk duyuyorum. Sesimi korumak için özellikle yaptığım bir şey yok, sadece soğuk almamak için korunuyorum ve buzlu su içmemeye gayret sarf ediyorum. Ayrıca, emek ve çalışmamızı daha geniş kitlelere iletmek adına yaptığınız bu çalışma için de özellikle teşekkür ediyorum” dedi.
‘HUZUR VE KEYİF VERİYOR’
Dinleti için Dengbêj Evi’ne gelen Yemlihan Amca “Fırsat buldukça buraya geliyorum. Gün içinde çok fazla zamanım oluyor. Hem eski klamları dinliyorum hem de zamanımı geçirmiş oluyorum. Kültürümüzü yansıtan böylesi bir mekânda zaman geçirmek bana huzur ve keyif veriyor” diyerek duygularını paylaştı.
Hüseyin adlı dinleyici de “Diyarbakır’da yaşıyorum, kendi kültürümü yakından öğrenmek ve klam dinlemek için fırsat bulduğum her an geliyorum buraya” dedi.
Haber: Mehmet Rumet SOYLU – Veli BALTACI / Güneydoğu Ekspres