Siirtli Öğrenciler Gastronomi Yarışmasında Türkiye Birincisi Oldu

Siirtli Öğrenciler Gastronomi Yarışmasında Türkiye Birincisi Oldu

İstanbul’da düzenlenen Gastronomi Yarışması Türkiye finallerinde Siirt’i temsil eden Zübeyde Hanım Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi takımı Türkiye birincisi oldu.

Haber: Nurçin ANIK – Kamera: Yusuf ELİK

Siirt Zübeyde Hanım Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri Yüsra Görhan, Zeynep Mamiş ve Feyza Açıkça şefleri Canan Balcı öncülüğünde katıldıkları Gastronomi Yarışması Türkiye finallerinde birinci oldu.

“Bu süreçte emeğimiz oldukça fazla. Hatta Ramazan ayı boyunca iftardan sonra okula geliyorduk. Gece 00:00’a kadar kalıyorduk.” diyen Yüsra Görhan, şöyle konuştu:

“Öncelikle Mardin’de bölgeseller arası bir yarışma vardı. 5 yarışmacı vardı. Onlarla yarışıp eledik. Ondan sonra yarışma İstanbul’da oldu. Yaptığımız yemekler Pırtıke çorbası, Perde pilav ve Varak kek yaptık. İstanbul’da 30 kişi arasında yarıştık.”

“Zor ve Yorucu Bir Süreçti”

Zorlu bir süreçten geçtiklerini belirten Zeynep Mamiş, “Arkadaşlarımla birlikte önce Mardin ardından İstanbul’da Siirt’te birincilik getirdik. Süreç gerçekten zor ve yorucu bir süreçti. Arkadaşlarımın ve hocalarımın katkısı sayesinde gece gündüz demeden hatta Ramazan ayında bile çalışıyorduk. Bazen yetiştiremiyorduk ama başardık.” dedi.

Siirt’i tanıttıkları için gururlu olduklarını ifade eden Mamiş, “Birinci olduğumuz zaman çok mutlu olduk. Aslında beliyorduk zaten hatta yemeklerimizi 10 dakika önce bitirdik. Siirt’i tanıttığımıza da kendimizle gurur duyuyoruz. Ben tesadüfen başlamadım yemek işine aslında. Küçüklükten beri yemek yapmaya merakım vardı. Bu bölüme bilerek geldim.” diye konuştu.

“Gecemiz, Gündüzümüz Mutfak Olmuştu”

Gece gündüz çalıştıklarını ifade eden Feyza Açıkça, “Girdiğimiz bu süreç zorlu bir süreçti. Gecemiz, gündüzümüz mutfak olmuştu. Yorgunluğumuz var ama tatlı bir yorgunluk. 4-5 hafta sürdü ama karşılığını aldık.” dedi.

Yorucu ve heyecanlı bir süreçten geçtiklerini belirten Açıkça, “Ana yemek olduğu için Perde Pilav bizim için önemliydi. Ana yemeğimizin hikayesi de önemliydi. Pırtıke çorbamız vardı. İstanbul bizim için yorucuydu ve heyecanlıydı. İlk deneyimimizdi. Güzeldi başarımızı elde ettik. Benim yemek serüvenim evde başladı. Bu merakımı da evde devam ettirdim. Güzel bir bölüm ve başaracağıma inanıyordum.” cümlelerini kullandı.

Siirt’e özgü yemeklerle yarışmaya katılmanın öneminden bahseden Canan Balcı, “Yarışmamız mart sonu Bakanlık tarafından gönderilen bir resmi yazı tarafından bilgilendik. Müdürümüz ile bir araya gelip hangi menü ile hangi öğrencilerle yarışacağımıza karar verdik. Menümüz Siirt’imizin simgesel yemeği olan Perde pilavdı önceliğimiz. Çorbamızda Pırtıke çorbası ve Varakkek tatlısıydı.” dedi.

Yaptıkları yemeklerin çok beğenildiğini söyleyen Balcı, “Önce Van’da ki bölge yarışmasına gittik. Türkiye genelinde ki iller yakın iliyle beraber bir araya gelip yarışma yapıldı. Biz Mardin ile birlikte eşleştirildik. Mardin’de üç okul buradan da iki okul toplamda beş okul yarıştık. Biz orada birinciliği aldık. İstanbul’da ki genel finallere hak kazanmış olduk. Döndüğümüzde İstanbul için çalışmalara başladık. Bazı aksaklıkları gidermeye çalıştık. 4 Mayıs’ta yani geçen hafta Cumartesi günü Beşiktaş’ta genel bir okulun katıldığı bölge finalimiz oldu. Burada da gene Varakkek ve Pırtıke çorbamızla katıldık tekrar. Türkiye’nin her bölgesinden alanında uzman şeflerimiz tarafından belirlendi. Şeflerimiz yemekleri beğendiler. Büyük bir övgü ile karşılandık ve birinci seçildik. Ödülümüzü Milli Eğitim Bakanlığımız tarafından aldık. O da aynı şekilde beğendiğini ve tebriklerini bize iletti.” diye konuştu.

Zorlu rakiplere karşı mücadele ettiklerini ifade eden Balcı, “Biz yarışmaya kayılırken kendimize güvenimiz vardı. Önümüzde çok güçlü mutfak şehirleri vardı. Hatay var, Antep var ama onlar çok gün yüzündeydi. Herkes tarafından bilinen mutfak, bilinen yemeklerdi. Bizim mutfağımız üstü kapalı kalmıştı. Çok fazla gün yüzüne çıkmış değildi. İnsanlar tarafından çok fazla bilinen yemeklerimiz yoktu. Buna güvenerek yarışmaya katıldık. Bu da işe yaradı. İnsanlar kulaktan doğma bilenler zaten oluyordu ama o Perde pilavın orijinal kabını ve şeklini, hikayesini bilmiyorlardı. Bunu bizler ve yarışma sayesinde öğrenmiş oldular.” dedi.

Exit mobile version