HEDEP Siirt Milletvekili Sabahat Erdoğan Sarıtaş, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki’ye deprem riski olan Siirt’in depreme hazır olup olmadığını sordu.
Bilim insanlarının raporlarına göre, Türkiye fay hattı üzerinde 45 il, 110 ilçe yer alıyor. Siirt de birinci derece riskli bölgede yer alıyor. Kentte yakın tarihte çok büyük depremler olmasa da yüksek tehlikeli deprem bölgesi içerisinde bulunuyor.” diyen Sarıtaş, riskli bölgede yer alan Siirt’in depreme hazır olup olmadığı ile ilgili soru önergesi verdi.
Siirt Milletvekili Sabahat Erdoğan Sarıtaş’ın Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına verdiği soru önergesi şu ifadelere yer verildi:
1- Siirt’te olası büyük bir depremde kaç kişilik toplanma alanına ihtiyaç duyulacağı öngörülmektedir?
2- Siirt’te afet ve acil durumda kullanılacak kaç adet deprem toplanma alanı vardır? Bunların açık adresleri ve ilçelere göre dağılımı nasıldır?
3- Siirt’teki deprem toplanma alanlarının her birinin büyüklüğü nedir? Bu alanların her birinin kaç kişilik kapasitesi vardır?
4- Olası bir depremde deprem toplanma alanlarının yetersiz kalması durumuna karşı ne gibi önlemler alınmıştır?
5- Siirt’te kaç adet deprem konteyneri ve çadırı bulunmaktadır? Bunların bakımları hangi sıklıkta yapılmaktadır?
8- Deprem toplanma alanları ve olası afet durumunda kullanılması öngörülen kamu binaları konusunda halk hangi yöntemlerle bilgilendirilmektedir?
9- Siirt ve ilçelerinde dayanıksız yapılar konusunda herhangi bir çalışmanız oldu mu?
HEDEP Siirt Milletvekili Sabahat Erdoğan Sarıtaş
Daha önce Ne Haber, Siirt’te deprem riskini gündeme getirmiş, tedbir alınması ile ilgili çağrıda bulunmuştu.
“Kurtalan’da Deprem Riski” başlıklı haber de şu ifadelere yer verilmişti:
“Depreme karşı önlem alınması çağrısında bulunan Jeoarkeoloji Uzmanı İbrahim Polat, ‘İdari amir ve yöneticilerimizin bu durumları gözden geçirerek imar alanındaki yüksek katlı binaların yapılaşmasına müsaade edilmemesi ve imar sahalarını gevşek dolgu malzemelerin olduğu alanlar yerine zeminin jeolojik bakımından daha sert kaya teşkilli alanlara yönlendirilmesi gerekmektedir. Özellikle son yaşadığımız Kahramanmaraş merkezli depremde ilçemizin kayalık zemine sahip alanlarda deprem dalgalarının sarsıntısının daha az hissedildiği gözlemlenmiştir.
Doğal afetler bu topraklarımızın bir nihai kaderidir fakat bizler ilim ışığında sağlıklı adımlar atarak doğal yaşam alanındaki hayati dengemizi sağlıklı bir mücadeleyle bu afetlere karşı korunaklı yaşamı değerli insanlara sunmamız, biz insanların elindedir.’ dedi.”
