İnsan Hakları Derneği (İHD) Siirt Şubesi, Kobani Davası’ndaki tutukluların serbest bırakılması çağrısında bulundu.
Kobani Davası’nda aralarında Halkların Demokratik Partisi (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ’ın bulunduğu 18’i tutuklu 108 kişi yargılanıyor.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Siirt Şubesi konuyla ilgili yaptığı basın toplantısında, “Kobane Davasında kapsamında yargılananların tümünün haksız tutukluluklarının sona erdirilmesinin toplumsal barış, adalet ve hukukun gereği olduğunu ifade etmek istiyoruz.” denildi.
Muhalif kesimlerin baskı altına alındığı belirtilen açıklamada, “2015 yılından itibaren başlayan çatışmalı ortam akabinde yaşanan süreçte siyasi iktidar, başta Kürtler olmak üzere tüm muhalif kesimleri elindeki güçlü imkanlarla baskı altına almış ve siyasi/demokratik hareket alalını tamamen daraltmıştır.” denildi.
“HDP’yi Kriminalize Etmeye Yönelik En Önemli Örnek”
Kobani Davası’nın HDP’yi kriminalize etmeye yönelik olduğu ifade edilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“HDP’yi siyasal/ politik alandan uzaklaştırmaya ve kriminalize etmeye yönelik başlayan yargısal süreçlerin en önemli örneği olan Kobane Davası, evrensel hukuk standartları hiçe sayılarak başlatılmış ve devam etmektedir. Yapılan bu yargılamaların siyasi saiklerle gerçekleştirildiği yönündeki ihlal tespitleri nedeniyle Türkiye’yi mahkûm eden Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına rağmen, HDP önceki dönem eş genel başkanları ve siyasetçiler halen tutuklu bulunmaktadırlar.”
HDP’li siyasetçilerin ağır baskı ve insan hakları ihlalleri maruz kaldıkları belirtilen açıklamada, “Davanın ilk aşamalarında Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi heyetine başkanlık yapan hâkim Bahtiyar Çolak, “yargı içinde yasadışı şantajla insanları dolandırmak amaçlı kurulan Atadedeler Çetesi” soruşturması kapsamında gözaltına alınmış ve adli kontrolle serbest bırakılmıştır. Siyasi kumpaslarla muhalif siyasetçileri tutuklayan yargıçların böylesi illegal çete örgütlerinde yer alması, yargının geldiği durumu göstermesi açısında ayrı bir vahamettir. Kürt meselesinin demokratik ve barışçıl çözüm arayışı çabası içerisinde olan HDP’li siyasetçilerin maruz kaldıkları ağır baskı ve insan hakları ihlalleri, Kürt halkının toplumsal barış ve adalet talebinin ortadan kaldırılmasına neden olmuştur.” denildi.