Uzman Psikolojik Danışman Hüseyin Yıldırım ile iki haftalık ara tatilin nasıl değerlendirilmesi gerektiğini konuştuk.
Yıldırım’ın ara tatil ile ilgili önerileri aşağıdaki metinde.
2023 – 2024 eğitim öğretim yılını cuma günü verilecek karnelerle birlikte bitirmiş olacağız.
İnsan hayatının her döneminde olduğu gibi mutluluk ve üzüntünün, başarı ve başarısızlığın içe içe olduğu bir dönemi daha geride bıraktık. Bu dönemin son konusu olan “Karne Değerlendirmesi ve Tatil Süreci”ni değerlendireceğiz.
Bugün karne ve karneyi değerlendirme, tatil ve tatili değerlendirme olarak 4 başlıkta süreci değerlendirmeye çalışacağım.
Günümüzde karneler e-okul sistemi dediğimiz dijital ortamda daha öncesinden görünse de karne haftası o heyecan hem öğretmenler, hem veliler hem de öğrenciler tarafından tekrar yaşanmaktadır. Karneler bir dönem boyunca yaptığımız çalışmaların, ortaya koyduğumuz emeklerin ortak bir ürünüdür. Ayrıca tüm paydaşların kendilerini değerlendirmesi için de fırsat sunmaktadır.
Karneler bir dönem boyunca yaptığımız çalışmaların, ortaya koyduğumuz emeklerin ortak bir ürünüdür. Ayrıca tüm paydaşların kendilerini değerlendirmesi için de fırsat sunmaktadır.
Değerli Olduğunu Hissettirmek
Öncelikle karnedeki notların, çocuğumuzun kişiliğine ait özellikler ya da karakterin gösteren notlar olmadığını hatırlamak ve çocuklarımıza hatırlatmak faydalı olacaktır. “ Başarı veya Başarısızlık geçicidir kalıcı olan şey; tepkilerimizin çocuğumuzun psikolojisindeki etkileridir. Notları iyi de olsa kötü de olsa, tüm bunlardan bağımsız bir şekilde onlar çok değerli ve her insan gibi çocuklarımızın da bunu hissetmeye ihtiyaçları var.
Başkalarıyla Kıyaslama Yapmaktan Kaçınmak
Her insan biriciktir. Herkesin ilgi alanı, yetenekleri farklıdır. Bu doğrultuda çocuğumuzu kendi içinde, kendi donanımı doğrultusunda değerlendirmek ve bununla orantılı bir başarı beklemek doğru bir yaklaşım olacaktır. Kendi akademik geçmişimizle, akrabalardaki diğer çocuklarla ya da sınıf arkadaşlarıyla kıyaslamak çocuğumuzu psikolojik olarak olumsuz etkileyeceği gibi yanlış bir “başarı” algısı oluşturacaktır. Çocuklarda bu algıyı oluşturan en önemli etken ise biz yetişkinlerin yanlış tutumlarıdır. Başarıyı kendiyle yarışmak yerine başkalarıyla yarışmak olarak algılatılan çocuklar, büyüdüklerinde mutsuz olma potansiyelleri yüksek bireyler olarak hayatlarını sürdürürler.
Karne Zekâ Seviyesi Göstergesi Değildir!
Karnenin amacı; farkındalık oluşturmaktır. Karnedeki notları; çocuğumuzun zekâ seviyesini gösteren ölçütler olarak kabul edersek yanlış bir değerlendirme yapmış oluruz. Karnedeki yüksek notlar “Doğru ve iyi bir şekilde ilerliyorsun böyle devam etmelisin” mesajı verirken, karnedeki düşük notlar “Çalışma yöntemini ve zaman planlamanı tekrar gözden geçirmelisin” mesajı verir. Karnedeki notların verdiği mesajı çocuklarımızın doğru algılamasını sağlamak oldukça önemlidir.
Abartılı Tepkilerden Uzak Durmaya Özen Göstermek
Karnedeki notlar yüksekse çocuğa aşırı övgüde bulunmak sorumluluk ve başarı algısının yanlış şekillenmesine yol açabilir. Başarılı olduğunda aşırı övgüde bulunulan çocuğun başarısızlık korkusu artabilir ve ileriye yönelik kaygısı yoğunlaşabilir. Pahalı hediyeler yerine abartılı olmayacak şekilde sözel ifadelerle performansını takdir etmek, onu bu sonuca götüren yolu birlikte değerlendirmek, zorlandığı alanlarla ilgili fikirlerini almak, doğru bir yaklaşım tarzı olacaktır. Karnedeki notlar düşükse; öncelikle çocuğunuzu suçlamadan, kendini değerlendirmesine olanak ve zaman tanıyın. Eksiklikleri ve hatalarını görmesini, bu eksiklikleri nasıl kapatacağını düşünmesini sağlamak, söylemekten çok daha etkili olacaktır. Bu süreçte ona nasıl yardımcı olabileceğinizi sorup, yanında olduğunuz mesajını vermek, motive eden bir yaklaşım tarzı olacaktır.
Çocuğumuzun Kişiliğini ve Yeteneklerini Tanımak
Karne tek başına öğrenciyi kapsamlı bir şekilde ölçmez. Çocuğumuzla kaliteli zaman geçirmeyi başarabilirsek kişiliğini ve yeteneklerini tanımak bizim için çok güç olmayacaktır. Farklı ortamlarda gözlem yapmak yeteneklerini ve ilgilerini açığa çıkaracak çeşitli ortamlar oluşturmak ve tümüyle ele alıp kapsamlı bir değerlendime yapmak gerekmektedir. Derslerinde zorlanan bir öğrencinin el becerisi iyi olmakta veya şartlar sağlandığında müzik ve resim yeteneği açığa çıkmaktadır.
Karne değerlendirmesini bu şekilde noktaladıktan sonra tatil ve tatil değerlendirmesi konusuna değinebiliriz.
Bir dönem boyunca veliler, öğretmenler toplumun diğer bireyleri ve tabii ki geleceğimizin teminatı olan öğrencilerimiz yoğun geçen derslerle çokça yoruldu.
Tatil; bir dönem boyunca yaptığımız çalışmaların, ortaya koyduğumuz ürünlerin değerlendirilmesi ve tabii ki bedensel, zihinsel ve psikolojik olarak dinlenme ayrıca sosyal açıdan kendimizi geliştirebileceğimiz fırsatlar bulacağımız zaman dilimleridir.
Tatil döneminde düzenimimizi çok da bozmayacak şekilde planlar yapmalıyız.
Tatili nasıl değerlendirmemiz gerekir konusuna gelirsek; okul döneminde fırsat bulamadığımız için yapamadığımız aile ziyaretleri yapılabilir. Bulunduğumuz il, ilçe, köy veya bölgede yeni yerler keşfedilebilir veya farklı yerlere çeşitli geziler düzenlenebilir. Elbette arkadaşlarımızla zaman geçirmeyi de unutmayacağız.
Tabii ki bir yandan dinlenirken bir yandan da kendimizi geliştirmeye okumaya ve 2. Dönem içinde hazırlıklarımızı yapmaya devam edeceğiz. Kitap okumaya bol bol zaman ayırmalı ve ilk dönem derslerle ilgili ilk dönemin eksiklikleri giderilerek 2. döneme de hazırlık yapmalıyız.
