Siirt’in Kurtalan ilçesinde aşırı yağışlar, arazinin jipsli olması nedeniyle yer altına iniyor. Yer altına inen sular nedeniyle oluşan çökmeler ilçe için tehlike oluşturuyor.
Kurtalan ilçesi jeolojik olarak jipsli bir arazi üzerine kurulu. Yıl boyunca yağan yağışlar, yer altı sularına karışıyor. İlçe merkezinin yanı başında sularının yer altına inmesi nedeniyle çökmeler meydana geliyor. İlçede çökmelerin yaşandığı bölgenin yakına yüksek katlı binalar için imar izni veriliyor. Bu durumun ilerleyen zaman için binaların çökmesine neden olabileceği düşünülüyor. Kurtalan ilçesinde ikamet eden Jeoarkeoloji Uzmanı İbrahim Polat, bir an önce gerekli önemlerin alınması gerektiğini söylüyor.
“2019’da da Çökmeler Olmuştu”
2019 yılının Nisan ayında da ilçenin Nar Dersi’nde çökme depresyonu görülmüştü. Çöken alanların doldurulmasına rağmen Mayıs 2023’te tekrar çökmesi ciddi önlemlerin alınması gerektiğini akıllara getiriyor.
Yaşanan çökmelerin ciddi bir tehlike arz ettiğini söyleyen Jeoarkeoloji Uzmanı Polat “Aşırı yağışlar nedeniyle Garzan yöresinde farklı noktalarda yer yer çökmeler ve kütle hareketi yani toprak göçmeleri yaşanmaktadır. Özellikle bu çökme ve göçmelerin yerleşim alanlarına olan yakınlığı ciddi tehlike oluşturmaktadır.” dedi.
Çökmelerin yaşandığı bölgeye yakın yerde yüksek katlı binalara izin verilmemesi gerektiğini ifade eden Polat, “Kurtalan ilçemizin jeolojik yapısı faylı bir yapıda olup aynı zamanda karstik bir taban ve üzerinde, gevşek dolgu malzemesinden oluşmaktadır. Yapılan jeolojik etüt çalışmalarında büyük ölçüde yer altı mağaralarının çoğunlukta olduğu galeri sistemine sahiptir. Bu mağara tavanlarının çökme ihtimalinin olması ve son zamanlarda yüksek katlı binalara müsaade edilmesi yanlış bir arazi kullanımı olup en ufak bir tehlikede ciddi can ve mal kayıplara sebebiyet verebilir.” diye konuştu.
Geniş çaplı bir jeolojik çalışmanın yapılması gerektiğini belirten Polat, “Bu durumda yetkili mercilerin geniş jeolojik çalışmalar ışığında Kurtalan ilçemizin mimari kriterlerinin tekrar göz önüne alınması, bir takım önlemlerin alınması ve geniş çaplı bir jeolojik etüdün yapılması gerekmektedir.” dedi.
