Sevgili okurlar, her çocuk, aynı değildir. Kimi çocuk, çevreye ve insanlara karşı daha pasif ve çekingen olurken, bazı çocuklar ise daha girişken ve aktif olabilir. Bunlar çocuğun, gelişimine ve kişilik yapısına göre değişmektedir. Önemli olan, çocukta var olan bu durumun, altında yatan asıl sebebi saptamak olmalıdır.
Çocuktaki uyum problemlerine sebep olan çocuğun kişilik yapısı mı, yoksa çocukta oluşmuş özgüven eksikliğinin mi olduğunu ortaya koymak gerekir. Şunu belirtmek gerekir ki, bu sorunun altında yatan sebeplerin arasında, daha önce de dile getirdiğim gibi aşırı koruyucu ebeveyn tutumu olabilir. Çünkü her türlü ihtiyacı, anne ve babası tarafından karşılanmış, adeta cam fanus içerisinde büyüyen çocuklar, ne yazık ki fanus kırıldığı vakit, kendisini yalnız hissedebilir.
Çocuk, anne ve babası yanında olmadığında, başkalarıyla iletişim kurmaktan korkabilir. Bunun yanında baskıcı ve otoriter ebeveynler tarafından yetiştirilen, çocuklarda da bu sorun ortaya çıkabilir. Çünkü bu tarz ailelerde yetişen çocuklar, sürekli eleştirilere ve şiddete maruz bırakıldığı için başkalarıyla iletişim kurmakta zorlanabilir ve iletişim kuracağı zaman beğenilmeme ve aşağılanma korkusuyla çevre ile ilişkilerde sorun yaşayabilir. Bu sebeple demokratik aile modelini dikkate almakta yarar görüyorum. Bu tarz ailelerde olduğu gibi çocuklarımızın, düşüncesi ve beklentileri bizde önemli olmalıdır.
Onlarla olumlu konuşmalı ve onları motive etmeli ve yanlarında desteğimizi hissettirmeliyiz. Başkalarının yanında çocuklarımızı küçük düşürecek söz ve davranışlardan kesinlikle uzak durmalıyız. Çocuğumuzun kendisinde eksik bulduğu yanlarını, tolere edebilecek tutumlar sergilemeliyiz. Ayrıca sinema, tiyatro, oyun parkları ve okul etkinlikleri gibi sosyal ortamlara çocuğun katılmasını sağlayarak, hatta kendimizi de buna dâhil ederek, sorunu çözmede adım atabilir ve profesyonel yardım alabilirsiniz.
SEVGİLER…