Toksik; kelime olarak zehirli madde anlamına gelir ve insani ilişkilerde de benzer görevi üstlenmektedir. Çünkü bu özellikleri taşıyan bireyler, çevresinde iletişim kurduğu kişilere, olumsuz duygu ve düşüncelerini aktaran, onları manipüle eden ve dolayısıyla kötü hissettirebilecek her türlü söz ve davranışı sergileyen kişidir. O halde kimdir bu toksik insanlar ve özellikleri nelerdir? Kısaca değinelim;
· Bizi duygusal olarak istismar eden kişilerdir.
· Narsist kişiliğe ve benmerkezci davranışlara sahip kişilerdir.
· Pişmanlık duymayan, hatası karşısında özür dilemesini bilmeyen ve sürekli haklı olduğunu düşünen kişilerdir.
· Çabanızı ve başarınızı küçümseyen kişilerdir.
· Sürekli negatif tavır sergileyenler ve bunun sebebi olarak yine sizi gösteren kişilerdir.
· Yüzünüze gülerler ama sizin olmadığınız ortamlarda, sizinle ilgili kötü konuşmalar yapan kişilerdir.
· Suçluluk psikolojisini dayatan kişilerdir.
· Yaptığınız her şeyi eleştirerek, hiçleştiren ve enerji düşüren kişilerdir.
· Kendileriyle veya başkalarıyla sizi kıyaslayan kişilerdir.
Sevgili okurlar, “çevrendeki insanlar, senin kıymetini bilmiyor” cümleleri ile birileri karşınıza geliyorsa, kişisel olan bu yorumları dikkate almamanız, kendiniz için yapacağınız en doğru tutum olacaktır. Çünkü iyi niyetle veya farklı amaçla söylenen bu tarz cümleler, “toksik” cümlelerden başka bir şey değildir. Dolayısıyla bu ve buna benzer ifadeler, sizi etkileyebilir ve etkileşim içerisinde olduğunuz kişilerle aranızda yaşanabilecek olumsuz durumlara da sebep olabilir. Bu sebeple başkalarından ziyade kendi kıymetinizi, öncelikle kendiniz bilmelisiniz. Çünkü başkalarının sevgisini kazanmanın ya da birilerine kendinizi kanıtlamaya çalışmanın, insanı köreltmekten ve kendi özünden uzaklaştırmasından başka hiçbir getirisi yoktur. Bu sebeple boşa zaman harcamanın yerine kendi hayatınızla ilgilenmeli ve kendinize yatırım yapmalısınız. Nitekim zoraki gösterilen sevginin ve kıymetin de önemi yoktur.
Bir başka önemli konuda toksik insanların sadece arkadaşlar ile sınırlı olduğu düşüncesidir. Çünkü toksik insanlar, sadece arkadaşlarımız değil, anne, baba, abla, abi, çocuklarımız vb. her gün etkileşim halinde olduğumuz aile üyeleri de olabilir. Bu nedenle kim olursa olsun etrafımızda enerjimizi düşüren ve kendimizi kötü hissetmemize sebep olan kişilerden, sessizce uzaklaşmamız, ruh ve beden sağlığımız için yararlı olacaktır. Aksi durum da bu tarz kişiler, sizi devamlı manipüle edecek ve zamanla haklılığına da sizleri ikna edecektir. Bu özelliklere sahip kişilerin, problemleri aslında sizinle değil kendileriyledir. Bir yerlerde örtülü ve hesaplaşmaları gereken eksiklik, korku ve başarısızlık öyküleri mutlaka vardır. Belki de sizin cesaretiniz ve çabanız onların en büyük kusurudur. Dolayısıyla attığınız adımlarda ya da uğraş verdikleriniz karşısında başkalarını değil kendinizi dinlemelisiniz.
Son olarak şunu ifade etmekte yarar görüyorum. İyileşmek istiyorsanız, sizi yoran, ısrarla anlamak istemeyen, kendisini dayatan ve size iyi gelmeyen her şeyi, herkesi ve her mekânı hak ettiği yerde bırakmalısınız. Bunu yaptığınızda yavaş yavaş sadeleşerek, kendinizi bulacağınızı göreceksiniz. Çünkü toksik ilişkiler ve olumsuzluk sizi zamanla köreltecek ve sizi kendinize dahi yabancı hale getirecektir.
SEVGİLER
